20 Aralık 2010 Pazartesi

Royal Icing'le Doğum Günü Kurabiyeleri Çok Sevimli ve Özel

Geçtiğimiz hafta cici bir liseli hanımefendi için doğumgünü kurabiyesi talebi geldi. Uygulama için bana güvenmelerini tavsiye ederek işe koyuldum. Sonuçtan ise siparişi veren, hediyeyi alan ve çalışmayı yapan ben, oldukça mutlu olduk :) 7 adet kurabiyeden oluşan temalı aranjman, seramik bir vazo içine oturtuldu ve balon, rafya gibi detaylarla kutlamanın coşkusuna katkıda bulundular. Umarım siz de beğenirsiniz, iyi seyirler...

2 Aralık 2010 Perşembe

Özel Bir Cupcake

Merhaba,


Doğum yapmaya hazırlanan annelere götürülebilecek en anlamlı, en lezzetli ve az kalorili mükemmel bir cupcake. İçeriği ise oldukça sağlıklı :)


29 Kasım 2010 Pazartesi

Royal Icing'li Hediyelik Bebek Kurabiyeleri

Merhaba,
Bu aranjman dünyaya yeni merhaba diyen minicik bir bebek ve yüzünde kocaman bir gülümsemeyi hakeden annesi için tasarlandı. Sonuç tam da istediğim gibi ; memnuniyetle harmanlanmış, iştahla beraber yüze yerleşen kocaman bir gülümseme :)



Altına kullandığım çikolatalı badem şekeri ve üzerine bulut formu verdiğim pembe pamuk şekerle aranjmanımız Hansel ile Gratel'in rüyalarını süsleyecek kadar lezzetli ve özel bir görünüme sahip oldu.

Hiçbir katkı maddesi içermeyen ürünlerimizi tatmadan karar vermeyin. Yiyenlere afiyetle, izleyenlere sevgilerimle...

24 Kasım 2010 Çarşamba

Royal Icing ile ''Öğretmenler Günü'' Kurabiyeleri


Selamlar,
Bir bayram maratonunu daha geride bırakmış olmanın rehavetiyle kendimi salmaya hazırlanıyordum. Ta ki, bir yakınımın çocuğunun gittiği okulda öğretmenler günü için özel temalı kurabiye aranjmanı talebi gelene kadar . Tabii yapılacak proje için ön bilgileri topladıktan sonra malzeme alış-verişi vs. gibi çeşitli işleri hallettim. Ve harıl harıl 2 gün dolusu sürecek kurabiye imalatımı başlattım. Bu arada Eminönünde bulunan ''Fermo''yu da ilk defa ziyaret edip alış-veriş yapma imkanı buldum. Sanırım İstanbulda böylesine kolayca ulaşılabilen ve perakende pasta ve pastacılık malzemelerinde bir çok çeşidi bir arada bulabileceğimiz başka bir mağaza yoktur. Ancak ben gittiğimde özellikle boyalarda ve kurabiye kalıplarında istediğim kadar çeşit bulamadım. Fakat mağazadaki yetkili Anadolu yakasında ''Beysa'' adlı firmanın kardeş firma olduğunu, ve oldukça zengin çeşit alet-edavata oradan ulaşabileceğimi söyledi. En kısa zamanda Beysa'yı da ziyaret edebilimek ümidiyle çalışmalarımı sizlerle paylaşıyorum, umarım beğenirsiniz ;


Kalıbım yoktu, çünkü dediğim gibi fazla çeşide ulaşamamıştım. Ancak insan isteyince kafasındaki projeyi mutlaka hayata geçirebiliyor. Daha önceki çalışmalarımı izlediyseniz eğer, yapmak istediğim kurabiyenin ana hatlarından yağlı kağıda, bir nevi 'patron' çıkararak kalıp hazırladım ve tek tek, kretuar da denilen kağıt bıçağıyla kestim. Gül yapmak istediğim için bir kısmını kırmızı, bir kısmını ise pembe royal icing ile doldurdum. Üzerlerine ise gülün kıvrımlarını andıran çizgiler ekledim. Özel günler için yalnızca gülden ve kağıt ya da şeker hamuruyla yaprak çalışılarak enfes bir buket hazırlanabilir. Bunu da zihnimin bir yerine not düştükten sonra diğer aşamalara geçtim.

Öğretmenler günü olunca, bir kara tahta eklemek şart oluyor. Tahtayı da yine kendi çıkardığım kalıpla kestim. ve içini siyah royal icing ile doldurdum.


Çocuk kurabiyelerin kıyafetlerini ise daha önce bilgisini aldığım, okulun forma rengine boyadım. Kalem kurabiye ise tüm temanın birbiriyle kaynaşmasına daha da yardımcı oldu.


İşte tüm kurabiyeler hazır! Sıra geldi bir sepet içinde hepsini buluşturmaya...
Işıktan yana olan mağduriyetime rağmen, çok sevimli ve dolu dolu bir aranjman hazırladım. Tabii güzel öğretmenimize kocaman bir kalp içinde mesaj yazmayı da unutmadım. Bu siparişi veren hanım sonra bana telefonla, kurabiyelerin çok beğenildiğini, öğretmen hanımın uzunca bir müddet şaşkınca ve hayranca kurabiyeleri izlediğini söyledi. Okul kermesleri için benden söz aldı. Onlara da sevgi ve şükranlarımı sunuyorum. Ben de bir öğretmen kızı olarak; bu değerli ve asil mesleğin, hakkını vererek ifa eden tüm öğretmenlerin ellerinden öpüyorum. Saygılarımla,
Bu arada, unutmadan eklemek istediğim çok önemli bir bilgi var; kurabiyelerimi margarin ya da sıvıyağ kullanmaksızın yalnızca ve yalnızca tereyağı ile imal ediyorum. Kullandığım yumurtaları da herhangi bir aksilik yaşanmadığı sürece organik olanlarından tercih ediyorum. Royal Icing için çiğ yumurta akı, ya da yurt dışından tedarik edilen yumurta akı tozunu kesinlikle kullanmıyorum. Ayrıca, Glikoz, Gliserin vb. gibi kimyasal maddeler de KULANMADIĞIM diğer ürünler. Kendi ürünlerimde kullandığım Royal Icing, tamamen kendi keşfettiğim yöntemlerle, çiğ hiçbir ürün muhteva etmeyen özel bir şeker kremasıdır. Orjinal Royal Icing'den ayıramayacağınız kadar da profesyonel ve birebir keşiftir. Kurabiyelerim ve üzerindeki royal icing krema, paketi açılmadığı sürece 1 ay hiçbir bozulmaya uğramadan tazeliğini koruyabilmektedir. Kullandığım tek yabancı madde gıda boyasıdır. Onu da mümkün olan en az miktarda, asgari sınırlarda tutmaya özen gösteriyorum. Afiyetle....

6 Kasım 2010 Cumartesi

Fenerbahçe Pastası


Merhaba,

Yaklaşık bir kaç haftadır blogumda oluşan zararlı içerik ve fotoğraf konularında çok canım sıkılmasına ve vakit harcamama rağmen, bu mücadeleyi kazanmış olmanın huzurunu yaşıyorum.. Bu durum, siz, izleyicilerim için ve sizlerin bilgisayarları için hiçbir tehlike arz etmedi, rahatlıkla ziyaretlerinize devam edebilirsiniz. Fakat beni ziyadesiyle yormuş ve üzmüş olmasından dolayı çok daha temkinli davranıyorum. Dolayısıyla bilgisayarımdaki tüm güvenlik konuları hallolmadan herhangi bir kayıt yayınlamamayı uygun gördüm. Şu anda sorunlarını çözmüş bir blog sakini olarak yeni çalışmalarımı sizlerle paylaşabilirim.

Tam bir Fenerbahçe Fanatiği olan eşim için doğumgünü pastası yapmayı düşündüğümde, süslemesinin nasıl olacağı konusunda kararsızdım. Ancak bana, blog arkadaşım Ümmü Abdullah'ın yaptığı top pasta oldukça ilham verdi. Ve işe koyuldum. İşte detaylar ;

Malzemeler;

Pandispanya İçin
- 4 yumurta
- 3/4 su bardağı toz şeker
- 3/4 su bardağı elenmiş un
- 1 yemek kaşığı sıvıyağ (fındıkyağı)
- bir çimdik tuz

Yapılışı

- Yumurta aklarını sarılarından dikkatlice ayırıyoruz. Eğer sarı beyazın içine kaçarsa hamurun tutmama riski çok yüksek

- Aklarını tuz ile birlikte, kabarıp beyaz köpük olana kadar hızlı devirde mikser ile çırpıyoruz. Daha sonra şekerin yarısını ekleyip bu köpük katılaşana kadar yüksek hızda çırpmaya devam ediyoruz.

- Ayrı bir kapta yumurta sarılarını ve kalan şekeri, açık sarı bir krema olana dek çırpıyoruz. İşlem tamamlandıktan sonra kar haline gelmiş yumurta aklarıyla, çırpılmış sarıları aynı kapta buluşturarak düşük hızda çırpmaya devam ediyoruz. Bu işlemin çok ağır ve yalnız iki malzeme birbirine karışana kadar yapılması gerekiyor, yoksa özellikle yumurta bezyaları sönüyor.

- Bu aşamadan sonra bir daha mikser kullanmadan tahta bir kaşık yardımıyla, elenmiş unu ve sıvıyağı da ekleyerek hafifçe malzemeleri birbirine kaynaştırıyoruz.

- Önce yağladığımız, sonra da çok az unladığımız kelepçeli kalıba sıvı hamuru döküyoruz . 175C'de yaklaşık 25-35 dk.üzeri pembeleşene kadar pişiriyoruz. Pandispanya piştikten sonra fırından ılıması için çıkarıyoruz ve daha sonra bıçak yardımıyla kenarlarından geçerek kalıptan çıkarıyoruz.

Bu tarif için Kekevi 'ne çok teşekkür ediyorum. Çünkü, bu güne kadar yaptığım, en leziz ve kıvamlı pandispanya oldu. Ve sanırım bundan sonra başka bir tarifi denemeyi aklımdan bile geçirmeyeceğim. Ancak şöyle bir durum ortaya çıktı; yaptığım pandispanyanın, ikiye bölününce çok ince olacağını düşündüğüm için bir tane daha yaptım ve sonuç umduğumdan da enfes oldu. Islatmaya bile gerek olmadan son derece yumuşak, süngerimsi ve kalınca iki kek elde ettim. (Üretim aşamalarını paylaşmayı çok isterdim ancak o esnadaki kafa karışıklığıyla fotoğraflamayı unutmuşum)

Kreması İçin;

- 1 yumurtanın sarısı

- 7 yemek kaşığı şeker

- 2 yemek kaşığı un

- 2 yemek kaşığı nişasta

- 2 su bardağı süt

-1 yemek kaşığı tereyağı

- 1 paket vanilya ya da bir tatlı kaşığı salep

- 1 limon kabuğu rendesi (isteğe bağlı)

Yapılışı;

- Bir tencereye yumurta sarısını ve şekeri koyup manuel çırpıcıyla yada çatalla çırpıyoruz.

- Un ve nişastayı da ekleyerek çırpmaya devam ediyoruz ve soğuk sütü ekleyerek karıştırıyoruz

- Orta hararetteki bir ateşle pişirmeye başlıyoruz. Ve iyice koyulaşıp, göz göz olmaya başlayınca kapatıyoruz. Vanilya, yağ ve limon kabuğunu ekleyip, ılıyınca pastamıza spatula vardımıyla yayıyoruz. (ben kremayı artırmak ve tadını zenginleştirmek için 1 paket Dr.Oetker Pasta Kreması hazırlayarak, kremanın içine ayrıca ekledim. Farklı ve daha detaylı bir tat elde ettiğimi düşünüyorum. Hazır ürünlere çok karşı değilseniz, bu şekilde denemenizi tavsiye ediyorum)

Ben, ara kat için muz ve çikolata kaplamalı fındık,fıstığı tercih ettim ve sonuç çok lezzetliydi. Tüm pastayı ve ara katı bu kremayla kapladıktan sonra üst süslemesi için Krem Şanti'yi tercih ettim. Gıda boyalarıyla renklendirdiğim Şanti'yi sıkma torbasına yıldız uç takarak sıra sıra, Fenerbahçe amblemi oluşturacak şekilde döşedim. Boş kalan beyaz yerlere de renkli granül şeker serptim. Sonuç ve yüzlerdeki gülümseme görülmeye değerdi. Yapımı uzun ve meşakkatli gibi görünse de yaklaşık 1 saat içinde ortaya çıkan bir çalışma oldu. Özellikle pandispanyayı mutlaka denemenizi öneririm. Pişman olmayacağınıza garanti verebilirim. Şimdiden yapanlara kolay gelsin, yiyenlere afiyet olsun... Hoşçakalın




















7 Ekim 2010 Perşembe

Bol Çikolatalı, Fındıklı Muffin

Merhaba,
Lezzetli ve basit bir tarifle yine olmam gereken yerdeyim, yani buradayım...Kızımın arkadaşlarıyla beraber afiyetle "götürmesi" için çok acil bir kek ya da pasta düşünmem gerekiyordu. Biraz tarifleri karıştırdım biraz fotoğraflara baktım ama yine de istediğim gibi bir şeylere ulaşamadım..

Ve sonunda kendi tarifimi kendi istediğim malzemelerle oluşturmaya karar verdim ve sonuç hiçte yabana atılmayacak kadar iyi oldu. Bu tarif tamamen doğaçlama olarak çıkmışsa da, genel kek bilgilerimin ve ufak-tefek teknik bilgilerin payı yadsınamayacak kadar çok oldu.
Yerken ve servis ederken çok keyif veren, bol çikolatalı ve fındıklı bir enerji topuna dönüşen muffin tarifim işte şöyle;

3 yumurta
1,5 su bardağı toz şeker
1 su bardağı sıvıyağ (tercihen fındık yağı)
1 su bardağı yoğurt
1 çorba kaşığı kabartma tozu
1 çay kaşığı salep (1 paket şekerli vanilin de kullanılabilir)
3 tepeleme çorba kaşığı kakao
1 su bardağı iri çekilmiş fındık
1 su bardağı damla ya da granül çikolata
Aldığı kadar un (bu miktarı, 3-4 su bardağı olarak sınırlayabilirsiniz)
Opsiyonel olarak 1 limon ya da portakal kabuğu rendesi

Yapılışında izlemeniz gereken bir kaç basit adım ise şöyle; Yumurta ve şekeri ister çatal ile, ister mikser ile çırpın. Daha sonra diğer sıvı malzemeler olan sıvıyağ ve yoğurdu ekleyin. Bu malzemeleri de iyice kaynaştırınca, kakao, salep, kabartma tozunu ekleyin. Ardından unu da azar azar ekleyerek çok katı olmayan akışkan bir kıvam elde edin. Hamurun içine fındık ve çikolatayı da ekledikten sonra muffin kalıplarına dökerek 180C lik fırında 20 dakika pişirin. Şimdiden misss gibi koktu :) afiyet olsun...

 

Fırında pişerken birer volkanı anımsatıyorlardı. Ben muffin-pan kullanmıyorum, daha doğrusu protesto ediyorum. çünkü 12 gözlü bir teflon pan yaklaşık 18 ile 25 TL. arasında değişiyor. Ancak heryerde bulabileceğiniz  bu silikon kek kalıplarının 6 tanesi aşağı yukarı2,5-4 Tl arası. Dolayısıyla istediğiniz sayıda muffin ya da cupcake yapmak için de çok elverişliler, ayrıca mutfakta yer kaplamayıp, temizliklerinin çok rahat olması ise en güzel özellikleri.




Tarifte salep kullanmamın ise özel bir nedeni var. Ülkemizde saf vanilya tozuna ulaşmak hayli zor olduğundan daha doğrusu herhangi bir marketten bu ürüne ulaşmak mümkün olmadığından, salebi iyi bir aroma verici olarak keşfettim. Şekerli vanilin kullanmayı ise, özellikle çocuklara pişirdiğim keklerde ve kurabiyelerde kullanmamaya özen gösteriyorum. Çünkü bu ürünün büyük oranda sentetik bir malzeme olduğunu kek, kurabiye işlerin içine girdikçe öğrendim.


Ayrıca fındıkyağı diye özellikle dikkatinizi çekmek istedim. Yağlar konusunda detaylı olarak bir araştırmam var. Sonuçlandırdığım zaman sizlerle buradan mutlaka paylaşacağım.. Bu tarife dilerseniz özellikle misafirlerinize ikram edeceğiniz zaman üzerine 1 kaşık çikolatalı sos dökerek servis edebilirsiniz. Böylece çikolatasına çikolata eklemiş olursunuz :) Sevgilerimle,

19 Eylül 2010 Pazar

Uzun Bir Aradan Sonra,

Merhaba,
Araya yaz tatili ve Ramazan Ayı'nın girmesi blog yazılarımı çok ihmal etmiş olmama sebep gibi görünse de yaptığım ihmalkarlığın payı oldukça büyük, bunun için üzgünüm... Tabii fotoğraf ve yazılar olmaması benim bu arada boş durduğum anlamına kesinlikle gelmiyor, mümkün olduğunca çalıştım, ürettim... Ancak PC' min bozulmuş olması, tüm programlarımın silinmiş olması beni oldukça yavaşlattı ve üretimlerimi topluca yayınlayabilmek için tüm fotoğrafları makinemin içinde bekletmek durumunda kaldım. Bayramın da maziye karışmasıyla beraber, zorlukla kavuştuğum bilgisayarımın başına geçtim.. fotoğrafları yüklemek istediğimde karşılaştığım manzara gerçekten bende birkaç saat sürecek şok etkisi yapmıştı, yani tüm fotoğraflar silinmişti... Sizlerle paylaşmak istediğim bir sünnet kurabiyesi ve bayram için yaptığım özel bir ''ev baklavası'' tarifi vardı ancak nasip değilmiş sizlerle buluşamadı :)
Ama hala devam ettiğim butik kurabiyelerime bu arada bir yenisini daha ekledim. Ayrıca facebook ta daha önce yayınladığım ama burada tarifini veremediğim iki projem daha vardı, bu ay itibariyle hepsini yayınlıyorum, İyi seyirler,





1 Temmuz 2010 Perşembe

Yeni Bebek Kurabiyelerim..

Merhaba,

Tatilin başlamasıyla birlikte insana çöken o geçmişten kalma rehaveti üzerimden atmak için çok çırpınıyorum...Çalışmayı ve üretmeyi ziyadesiyle istiyorum ancak bana n'oluyorsa tatil modunda dolaşıyorum :)) Ama tüm tembelliğime rağmen İzmir'den gelen, benim için dünyanın en şeker ve zarif hanımefendileriyle (yeğenlerim olurlar) küçük kurabiyeler yaptık... Özellikle Baby Shower, Bebek Mevlidi, Bebek kutlamaları için çok ideal, sağlıklı ve sempatik ürünler çıktı ortaya... Önce göze, sonra mideye hitap ediyor. İstenirse glutensiz olarak hazırlanabilmesi de cabası... Şimdiden afiyet olsun...
(Yok ben uğraşamam, sen benim için yap, derseniz iletişim adresimden bana ulaşabilirsiniz)








10 Haziran 2010 Perşembe

Tart mı? En Hafif Pasta Demek :)

Merhaba,

Aslında konseptimin biraz dışına çıkarak, uzun zamandır rağbet ve istek gören tartlarımdan birini yapmaya koyuldum. Burada paylaşmayı çok düşünmüyordum ama belki ilgilenen, acaba nasıl yapılıyor diye merak eden birileri varsa onlara rehber olsun diye yayınlamayı tercih ettim. Başlayalım isterseniz;



Bu sefer sondan başa doğru gideceğiz, çünkü belirtmem gereken önemli noktalar var. Öncelikle ben tart yapmaya Dr.Oetker'in TartUnu ile başlamıştım. Bu firmanın, özellikle tart konusunda her türlü alet-edavat ve imalat malzemesine büyük marketlerden ulaşabilirsiniz. Mesela tart kalıbı, tart unu, dolgu kreması ve tart jölesi çok rahatlıkla temin edilebilir. Geriye zaten, üstünün meyveleri, 2 yumurta ve 2 kaşık tereyağı kalıyor :)) Ama bu seferki ev yapımı, işte malzemeler :

- 1,5 su bardağı un
- 1/2 su bardağı pudra şekeri
- 1/4 çay kaşığı tuz
- 125 gr.tereyağı (dolaptan henüz çıkmış olmalı)
- 1 yumurtanın sarısı


Unu şekeri ve tuzu karıştıtıp, üzerine küp küp kestiğimiz tereyağını ekliyoruz. onu da (eğer güçlü bir mixer'iniz varsa onunla) hamura yediriyoruz ve yumurta sarısını da ekleyip iyici karıştırıyoruz. Eğer yumuşak daha kekimsi bir tattan hoşlanıyorsanız bu haliyle, daha sert kıtır kıtır bir tarttan hoşlanıyorsanız buzdolabında 1 saat bekleterek hamuru kalıbımıza yerleştiriyoruz. Eğer buzdolabında bekletmeyi tercih ederseniz merdane yardımıyla açıp, kalıba öyle yerleştirmelisiniz. Yoksa hamurla savaş kaçınılmazdır. Ama eğer benim gibi bekletmeden kullanma taraftarıysanız işiniz daha kolay.



Kalıbımızı bolca yağlıyoruz...



Hamuru, kalıbın da aralarına iyice yerleşecek şekilde spatula yardımıyla yayıyoruz.



175 C de yaklaşık 25 dk.pişiriyoruz. İyiyce soğuyunca kalıptan çıkararak ters çeviriyoruz. Ortasındaki çukur bölge kremamız için çok gerekli bir satıh :) Krema için malzeme tarif ise şöyle ;

- 2 su bardağı süt
- 2 yumurta sarısı
- 1/2 su bardağı şeker
- 1/3 su bardağı nişasta
- 1 paket vanilya
- 3,5 çorba kaşığı tereyağı

Bir tencerede sütü kaynama noktasına gelene kadar ısıtıyoruz (ama kaynamayacak). Başka bir kasede yumurta sarılarını, şeker ve nişastayı iyice çırpıyoruz. Hızlıca çırpmaya devam ederken karışımın içine ısınmış sütün 1/4 ünü ekliyoruz ve hızlıca çırpmaya devam ediyoruz. geri kalanı da ekleyip çırpma işini hiç bırakmıyoruz. 1-2 dk.lık tamamını çırpma işleminden sonra karışımı ocağın üzerine alıp, kaynayana kadar hem çırpıp hem pişiriyoruz. Kaynadıktan sonra tereyağını ve vanilyayı ekleyerek son bir mix işlemi yapıyoruz ve dolgu kremamız hazır.


 

Kekimizin içindeki, kalıbın doğal şeklinden oluşan havuza soğuyan kremayı dolduruyoruz.



Tartın üzerini istediğimiz mevsim meyveleriyle dizayn edip döşedikten sonra, isteğe bağlı olarak, tart jöleyi tarifine uygun hazırlayıp üzerine dökebilirsiniz. Özellikle muz, elma, şeftali gibi kararan meyvelerin üzeri muhakkak jöleyle kaplanmalı diye düşünüyorum. İlk başta da bahsettiğim gibi eğer tüm bu imalat zahmetine katlanamam diyorsanız Dr.Oetker'in bu konudaki seçenekleri de fazlasıyla iş görüyor.Şimdiden yapmak isteyenlere kolay gelsin, yapıpta yiyenlere afiyet olsun... Hoşçakalın

29 Mayıs 2010 Cumartesi

Hoşgeldin Bebek !!!!

Merhaba,
İşte yine ve yeni bir çalışmayla karşınızdayım :).. Bu seferki üretimim kurabiyeyle sınırlı kalmadı ve ismimize yakışır biçimde Gülen bir Süpriz daha hazırladım... Çok eğlendim yaparken ve paylaşmak için sabırsızlanıyorum, hemen başlayalım ;



Öncelikle dünyaya yeni merhaba diyen Elif Bebeğin ilk kozmetik ve hijyen ihtiyaçlarını, kreatif olarak, hediye edilebilir forma soktum. Özellikle, kızımla beraber dizayn yaparken çok eğlendik ve kolayca bitirdik... Zaten annesi de görünce çok mutlu oldu :))



Yapmak istediğim kurabiyelerin, bilinenin dışında bir formada olabilmesi için, bulduğum resmin dış hatlarından bir kalıp oluşturdum.



Kendi imalatım olan kalıbımı, tek tek hamur üstüne koyarak kretuar (bir çeşit kağıt bıçağı) yardımıyla kestim.



Pişmeye hazırlar... Hamur tarifini bir önceki tarifimden uyarlayabilirsiniz..



İşte piştiler ve yine harika kokuyorlar (Tam da Sevilay'ın dediği gibi, yumuşak bir muhallebi - sütlaç kokusu)


Pişmiş ve soğumuş kurabiyelere ilk önce siyah renkli royal icing'le ana hat çizdim. Karikatür gib bir proje oldu :D



:)) Vee bebelerim karşınızdalar. Tamamı yine royal icing'le çalışıldı. Elif de zaten aynı bu pıtırlar gibi, siyah saçlı, pembe ve puantiyeliydi... Birbirlerine müthiş uyum sağladılar :))



Lezzetli ve estetik....



Paketlerini de giydiler..



İki grup halinde, kocaman şeker formunda genel paket yaptım...



Elif'e anne-babasıyla birlikte mutlu, uzun ve afiyet içinde bir ömür dileklerimle...

24 Mayıs 2010 Pazartesi

ROYAL ICING'LE KURABİYELER DAHA LEZİZ, DAHA GÖRKEMLİ

Merhaba,

Bu hafta sonu royal icing'le kurabiye yapmayı kafama koymuştum ve ne yapıp, edip, ortaya birşeyler çıkarmalıyım diye kendimi motive edip duruyordum. Motivasyona çok ihtiyacım vardı, çünkü sıkma torbası ve mikser de dahil, hemen hiçbir malzeme elimin altında yoktu :)) Sıkma torbalarını küçük paket-poşetlerden imal ettim, mikseri komşudan, şablonu ise yağlı kağıt üzerine çizip, kurabiye hamurunun üzerine koyup tek tek keserek ! ve daha niceleri :)) Kesinlikle malzemem yok ben yapamam diye düşünmeyin, çünkü mutlaka bir çözüm yolu bulunuyor :))



Bu işi profesyonelce yapmaya karar verdikten sonra evdeki tüm ıvır-zıvır basit mutfak aletlerini hayatımdan çıkardım ve amazon.com dan ihtiyacım olan tüm malzemeleri sipariş ettim. Ancak yaptığım araştırmalarda Amerika'dan Türkiye'ye direkt sipariş çok maliyetli olacağından orada yerleşik bir tanıdık, arkadaş, akrabadan kargomu teslim alması için yardım istedim. Sağolsunlar kırmadılar, Türkiye'ye geldikleri zaman bende cici mutfak aletlerime kavuşmuş olacağım.. Özellikle İstanbul'da, bu sektör yeni yeni hareket kazanmaya başladığı için malzeme fiyatları çok uçuk. Yani internet üzerinden ve bu malzemelerin merkezinden yaptığınız alış-veriş Türkiyeden temin ettiklerinizin minimum 1/3 fiyatına denk geliyor..Bu da küçük bir tavsiyeydi... Özetle, Haziran'da kavuşmayı umduğum aletlerim olmadan, ilkel yöntemlerle ortaya çıkardığım yeni çalışmam işte karşınızda ;

Malzemeler :


- 250 gr tereyağı
- 1 yumurta
- 1 su bardağı pudra şekeri
- 1/2 su bardağı buğday nişastası
- 1 tatlı kaşığı tarçın
- 1 tatlı kaşığı zencefil
- 1 çay kaşığı karbonat
- 3,5 - 4 su bardağı un

Bu malzemelerden tarçın opsiyoneldir, daha beyaz bir hamur isterseniz tarçını önermiyorum. Un hariç tüm malzemeler birbirine yedirilir, ve en son un da eklenerek iyice yoğurulup, uygun kıvamlı bir hamur elde edilir. Folyoya sarılarak en az 30 dk. buzdolabında dinlendirilir. Sonra hamur merdane yardımıyla yaklaşık 1 cm.açılarak istenilen kalıpla şekil verilir ve 175 C fırında 8-10 dk. pişirilir.Soğuyunca ister şeker hamuruyla ister royal icing'le çok rahatça süsleme yapılabilir...

Ben  royal icing tarifi ni Ayşe Yaman'ın sitesinden uyarladım ve çok iyi bir sonuç çıktı. Ona da paylaşımı için teşekkür ederim.



Öncelikle kenarlarına çok inceden royal icingle hat çizdim ve ucunu daha kalınca kestiğim bir torbaya yine aynı renkten kremayı koyarak kurabiyenin içini doldurdum. Biraz kürdanla düzelterek ve hızlıca kurabiyeyi sağa sola sallayarak, iç dolgusunun tam ve pürüzsüzce yerleşmesini sağladım. Bu şekilde en az 12-15 saat kuruması gerekiyor, yoksa üzerine yapacağınız ekstra çalışmalar hem dolguyu bozabilir hem de berbat bir sonuç çıkar.



Üzerine yazı yazmak ve küçük figürler eklemek çok eğlenceli, ancak


kurabiyelerin üzerine yaptığım dolguyu bekletmem gerektiğinden arta kalan royal icing'i, üzerini hava almayacak şekilde folyoyla kapladım ve buzdolabına kaldırdım. Sabah süslemek için fazla vaktim yoktu ve kalan icing'i renklendirerek işe başladım. Fakat royal icing bekleyince çok az sulanmış ve kıvamı biraz seyrelmişti. O saatten sonra ne yapsam (yeni bir krema yapmak haricinde) çözüm olmayacaktı. Bende cıvık olmasına rağmen kullanmaya karar verdim..

Eğer krema seyrelmeseydi çok cici bahar dalları çizmek gibi bir projem vardı, ancak elimdeki imkanlarla böyle bir sonuca ulaşabildim.Çok ince hatlar çizmeme rağmen dağıldı ve bu şekilde bir çiçek yapabilmenin imkansız olduğunu gördüm. Bu çalışma bana, royal icing'i ertesi gün için saklamanın riskli olduğunu öğretti   :))


Ama yine de çok sempatik ve özel görünüyorlardı. Lezzetleri ise tam olması gereken gibiydi :)) Şimdiden yapmaya niyetlenen herkese başarılar diliyorum. Kolay gelsin,


Haa, bu arada kızımın da benimle beraber, kurabiye tasarım dünyasına kattığı alternatif fikirleri de sizlerle paylaşmak istedim... O da kendi hayal gücüne göre mutlaka bana yardımlarda bulunuyor, ona da teşekkür ederim, bebeğim benim :))


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...